Prebiyotiklerin sağlığımız için yararlarından bahsetmiştik. Aslında prebiyotikleri probiyotiklerden ayrı olarak tartışmak ve sağlığımız için önemini değerlendirmek mümkün değil. Prebiyotikler ve probiyotikler birbirini tamamlayan bir bütünün parçaları olup birlikte “Simbiyotikler” olarak adlandırılmaktadır. Bu hafta bu bütünün diğer yarısından, probiyotiklerden bahsedelim.
Probiyotikler, kalın bağırsaklarda bulunan ve insan sağlığının korunmasında rol oynayan yararlı bakterilerin genel adı. Kalın bağırsaklarda, havasız ortamda (anaerop) gelişme özelliğine sahip milyarlarca mikroorganizma bulunmaktadır; Laktobasiller, Bifidobakteriler gibi yararlı mikroorganizmalar dışında az miktarda zararlı (Clostridium türleri, Escherichia coli vb.) olanları da var. Sağlıklı bir insanın bağırsaklarında hava ortamında gelişen (aerop) bakteri (Pseudomonas türleri hariç) bulunmamaktadır.
Bağırsaktaki yararlı mikroroganizmalar bağışıklık sisteminin gelişmesi ve düzenlenmesinin yanı sıra zararlı mikropların bağırsaklara yerleşmesi ve alerjenlerin vücuda girişinin engellenmesi gibi önemli işlevler görürler. Ayrıca bazı mikroorganizmalar vücudun biyotin, pantotenik asit ve B-12 vitamini gibi bazı önemli vitaminlere olan gereksinimini de karşılamaktadır.
Probiyotiklerin en önemli işlevlerinden biri de çeşitli etkenlere bağlı gerek bebeklerde ve gerekse yetişkinlerde görülen ishal vakalarındaki etkisidir. Uzun süreli ve yüksek miktarda antibiyotik kullanılması zararlı organizmaların yanı sıra bağırsaktaki yararlı bakterilerin de tahrip olmasına ve neticede ishale yol açabilmektedir. Gerek bu gibi vakalarda ve gerekse bebek ve çocuklarda çeşitli bakteri ve virüslerin yol açtığı diyarelerin tedavisinde dışarıdan probiyotik verilmesi suretiyle bağırsak florası onarılarak ishal tedavi edilebilmektedir. Probiyotikler özellikle tekrarlayan dölyolu yangılarında doğal bakteri örtüsünün onarılmasında da yararlı olmaktadır. Zengin enzim içeriği nedeniyle, ayrıca bazı enzim yetersizliklerine (laktaz, maltaz, sükraz) bağlı olarak bazı gıdaları sindiremeyen kişilerde (laktoz intoleransı gibi) ve iltihaplı bağırsak hastalığı (IBD) gibi bazı mide-bağırsak sistemi rahatsızlıklarında şikayetlerin giderilmesinde yararlı olmaktadır.
Bilindiği gibi yoğurt probiyotikler bakımından zengin bir kaynak olarak bilinmektedir. İçeriği zenginleştirilmiş yoğurt ürünleri hafif vakalarda yararlı olabilmektedir. Etkili olabilmesi için haftada en az beş defa kullanılması öneriliyor. Ancak ciddi vakalarda ilaç şeklinde hazırlanmış formülasyonların kullanılmasını öneririm. Çünkü probiyotik formülasyonlarının etkinliği, midenin asit ve ince bağırsağın alkali koşullarına dayanmasının yanı sıra kalın bağırsağın cidarına yapışarak çoğalabilme kapasitesine bağlıdır. Dolayısıyla özel olarak kuvvetlendirilmiş laktik bakteri tiplerinin kullanılması gerekir.
Probiyotikler genel olarak iyi tahammül edilmektedir. Bazı durumlarda gaz ve kabızlık şikayetleri görülebilmektedir.