Bitkilerin etkisi ile ilgili her okuduğunuz habere inanır mısınız?
Bilimsel bulgulara yanlış yorum
Diğer ilaçlarda olduğu gibi, başta bitkisel ilaçlar olmak üzere doğal ürünlerin etkileri üzerinde de bilimsel çalışmalar yürütülerek etkinliği ve riskleri değerlendirilmektedir. Bu deneylerin sonuçları bilimsel dergilerde yayınlanarak tartışmaya açılır. Bilhassa halkın ilgisini çekeceği düşünülen bazı bulgular ise günlük gazete ve dergilerde yer alır veya bazı mesleki haber dergilerinde ise sonuçlar tartışılır. Gün geçmiyorki günlük gazetelerde yediklerimizin, içtiklerimizin sağlık için yararları veya zararları ile ilgili bir haber yayınlanmasın. Bir bilimsel derginin editörünün bilimsel çalışma sonuçlarının yanlış yorumlanması ile ilgili verdiği bazı ilginç örnekler ilgimi çekti ve sizlerle paylaşmak istiyorum.
C Vitamini kansere yol açar mı?
Yazıda yer alan örneklerden biri hepimizin çok sayıda yararlı etkilerini bildiğimiz ve günlük beslenmemizde yer vermeye çalıştığımız C vitamini hakkında idi. Ünlü ve prestijli bilim dergisi Science’da yer alan bir çalışmada; “hücre kültürleri (in vitro) üzerinde C vitamininin (askorbik asit) hücre DNA’sını tahrip edecek maddelerin oluşumuna yol açtığı” bulgusu yer almakta. Bu esasında hücre kültürü ortamında askorbik asit gibi antioksidanlar ile çalışılırken görülebilecek bir sonuç. Nitekim, çalışmayı yapan bilim adamları da “C vitamininin kansere yol açtığı şeklinde bir yorumun yanlış olacağını” irdelemiş. Ancak ünlü haber ajansı AP konuyu şu şekilde manşetlere taşımış: “Laboratuvar çalışmaları sonucu C vitamini haplarınınn zararlı olabileceği bulundu”. Aynı haberden alıntı alan Amerika’da yayınlanan gazete başlıkları ise hatayı daha da derinleştirmişler: “C vitamini kansere yol açıyor”. Görüldüğü gibi bilimsel bir bulgu abartılarak ne hale getirilmiş!
Kantaron depresyonlarda etkisiz mi?
Kantaron adı belki size yabancı gelmiş olabilir. Belki St.John’s wort (Hypericum) adı ile biliyorsunuz. Etkili bir bitkisel depresyon ilacı. Doğanın Prozac’ı olarak hafif ve orta derecede depresyon vakalarında etkili olduğu klinik çalışmalar ile de ortaya konulmuş. Bilimsel kaynaklardas ağır depresyonlarda etkisi yetersiz kalacağı için kullanılması önerilmiyor. Bu bilindiği halde, antidepresan ilaç üreticisi bir firmanın desteklediği ve ünlü Tıp dergisi JAMA’da yer alan bir çalışmanın sonucunda “St. John’wort ağır depresyon hastalarında etkisiz” diye bir yorum veriliyor. Yine AP haber ajansının bu konudaki haberi Amerika’daki gazete manşetlerine abartılarak taşınmış: “St. John’wort depresyonlarda etkisiz” “St. John’wort’un yararı yok”. Bu yanlış haber Time magazine gibi ünlü dergide bile yer almış.
Görüldüğü gibi doğal ilaçların etkileri veya zararlarları konusunda haberlerin ne kadar abartıldığı bir gerçek. Bu nedenle, ben esas çalışmayı görmeden, uygulanan deney protokolunu okumadan kulaktan dolma bilgilere hep şüpheyle bakarım. Bakın abartılı haber konusunda aşağıdaki haber iyi bir örnek.
Keten tohumu “Ölümsüzlüğü sırrı” mı?
Bir gazetede keten tohumunun yararları ile ilgili bir habere rastladım. Elimden geldiğince bu tip haberleri keser arşivlerim; bayağı ilginç oluyor. Bakın keten tohumunun ne etkileri varmış! Ruhsal bozukluklara, konsantrasyon eksikliğine, yaşlanmaya bağlı dikkat dağınıklığına ve mide-bağırsak sorunlarına iyi gelir. Bağırsakları yumuşatır, kabızlığı önler. Kemikleri, hafızayı. bağışıklık ve sinir sistemini güçlendirir. Menopoza bağlı şikayetleri hafifletir. Kalp-damar hastalıklarından korur. Kolesterol, şeker seviyesini dengeler. Yüksek tansiyonu düşürür. Romatizmal hastalıkları önler. Egzama ve sedef hastalıklarında, nasırlarda kompres olarak kullanılır. Solunum yolu hastalıklarında olumlu etki yapar. Öksürüğü giderir. Burada sayılmadık hastalık kaldı mı? Her derde deva. Bence ilaç fabrikalarını kapatalım! Keten Tohumu yeter.
Bunun asıl nedeni herkesin kendini “uzman” zannetmesi. Halbuki ünlü düşünür Diojen ne güzel demiş “Bir şey biliyorum, o da hiç bir şey bilmediğim”.