Ünlü bilimsel Tıp dergisi Journal of the American Medical Association (JAMA)’nin Kasım 2008’de yayınlanan yeni sayısında Ginkgo’nun yaşlı bireylerde demans (bunama) gelişimini önlemediğini ileri süren bir klinik çalışmanın sonuçları yer alıyor. Çalışmanın tasarımına baktığımızda bilimsel kriterlere uygun; yani çift körlü, randomize, plasebo (boş ilaç) kontrollü; denek sayısı yeterli 3069 (1524 boş ilaç +1545 Ginkgo); deneklerin yaşları en düşük 75, ortalama 79 yaşında normal ya da hafif algılama bozukluğu bulunan fertler; kullanılan ilaç standart ve iyi tanınan Alman Ginkgo’su (EGb761); uygulanan ilaç miktarı da uygun (günde 2 defa 120 mg) ve çalışma süresi de uygun 6 yıl. Bu mükemmel görülen araştırma tasarımı içerisinde çalışmanın değerini ve sonuçlarını birden ŞÜPHELİ statüsüne indirgeyen kritik bir hata var; REFERANS MADDE KULLANILMAMIŞ. Yani, bunama üzerinde etkisi bilinen bir ilacın da aynı çalışma programı içerisinde deneklere uygulanarak sonuçlarının karşılaştırılması gerekir. Herşeyi bu kadar ayrıntılı planla ve bir basit hata nedeniyle bunca yıllık emek boşa gitsin? Ben uluslararası bir deneysel ilaç araştırmaları dergisinin editörlüğünü yapıyorum ve referans ilaç ile sonuçları karşılaştırmayan makaleleri doğrudan red ediyoruz, yayınlamıyoruz.
Şimdiye kadar çeşitli Ginkgo formülleri ile yürütülmüş çok sayıda bilimsel nitelikte deneysel ya da klinik çalışmaların sonuçları yayınlandı. Bu çalışmalarda incelenen parametrelere göre farklı sonuçlar gözlenmesi, bazen etkili ve bazen de etkisiz bulunması son derece normal. Çünkü bunama ve Alzheimer hastalığı kısa sürede gelişen hastalıklar değil, dolayısıyla bir kaç yıllık bir ilaç uygulaması ile de bu olguyu durdurmak, tersine döndürmek ya da iyileştirmek mümkün olmayabilir. Ancak bu çalışmaların toplu halde bilimsel değerlendirmesini yapan meta analiz çalışmalarında Ginkgo’nun “ağır olmayan bunama” gelişimini belirgin bir şekilde önleyebileceği ve kullanılan miktara ve süreye bağlı olarak da Alzheimer hastalığının ilerlemesini yavaşlatabileceğini ortaya koyuyor. Tabi burada anahtar kelime; kullanılan Ginkgo ilacının standart kalitesi. Mesela, Alman Ginkgo ekstresi (EGb761) ile Fransa’da yürütülen bir izleme çalışmasında (epidemiyolojik) benzer yaş grubundaki (75 yaş ve üzeri) kadın bireylerde bunama ve Alzheimer oluşumunu belirgin şekilde önlediği ve yaşlılarda kullanılmasının yararlı olabileceği bildiriliyor. Amerika’da NIH (Amerikan Milli Sağlık Enstitüsü) tarafından desteklenen ve 2008 yılında yayınlanan (Neurology dergisi) bir başka çalışmada ise düzenli olarak standart Ginkgo ilacı kullanılması ile algılama bozuklarının önlenmesinde belirgin derecede yararlı olduğu bildiriliyor.
Ginkgo’nun hafıza kaybı, bunama ve Alzheimer hastalığı gelişimi üzerinde etkisini inceleyen deneysel ve klinik çalışmaların sonuçlarını daha önce de “Doğanın Erdemi” köşesinde tartıştığımı her halde hatırlarsınız. İlaçların etkinlik araştırmalarında tek bir çalışmanın sonuçlarına bakarak “etkili” ya da “etkisiz” diye değerlendirilmesi olası değildir. Nitekim, bir kaç yıl önce yayınlanan bir değerlendirme çalışmasında, bilimsel nitelikte 16 klinik çalışmadan onbirinde Ginkgo “etkili, yararlı” olduğu, beşde ise “etkisiz” olduğu sonucuna varılmış. Bu durumu etkileyen çok sayıda etken bulunmaktadır. Bunları burada tartışmak gereksiz. Sonuç olarak Ginkgo’nun etkinliğini ortaya koyan bunca biyokimyasal, farmakolojik ve klinik çalışma bulunmaktayken ve yan etki bakımından da güvenli olduğu bilimsel olarak ortaya konulmuşken, bunama, hafıza kaybı gibi geri dönüşümü olmayan bir kderden kaçmak için bu ilacı kullanmak bence yeterli bir sebep.